{ "title": "Antipati", "image": "https://www.psiko.gen.tr/images/antipati(1).gif", "date": "21.01.2024 21:09:16", "author": "özlem eren", "article": [ { "article": "
Antipati, kelimesinin kökeni Fransızca dilinden gelmektedir. Sempatinin tam tersi bir psikolojik durumdur. Birine ya da bir şeye karşı hissedilen negatif duygudur. Ortak eşgüdümlemeden uzak, hatta tam tersi düşünce hal ve davranışlar içerisinde uzlaşmazlık halidir. Bu durum, davranışsal yapılan tersliklerin yanı sıra düşünsel anlamda karşıdaki kişinin ortaya sunduğu düşüncenin hiçbir haklı dayanağının olmadığını iddia etmek bile antipatik bir davranışın olduğunun kanıtıdır. Antipati haklı veya haksız şekillerde karşımıza çıkabilir, karşıdakinin haklı olması, antipati duyan insana sevimli gelmiyorsa, daha doğrusu itici geliyorsa, kişi onu yine haksız görecektir.

Karşıt fikre sahip olmak daha psikolojik anlamda \"sizin oluşturabildiğiniz etki alanı kadar karşıt etki alanı yaratabilirim\" düşüncesinde türemektedir. Bu açıdan bakıldığında, kişinin düşüncesi ve çevresindekilerle ilgili düşüncesi, kendisi açısından haklı gerekçeler sunabilirken, karşıtları için tamamen haksız ve gereksiz yere bir parazit oluşturma halinden farkı yoktur.

Antipati modern psikolojinin inceleme alanı içinde yer alan ve antipati duymanın nedenlerinin araştırıldığı konulardan biridir. Kişinin kendini karşıdakinin yerine koyma olan empatinin zıttı olarak bilinen farklı durumları kapsamaktadır. Uyuşmazlık durumunu korumaya yönelik davranış ve düşünce hallerini içine almaktadır.

Günümüzde bu konuyla alakalı araştırmalar oldukça ileriye gitmiş, kişilerin bu antipati şeklindeki tutumlara neden giriştikleri anlaşılmaya çalışılmıştır. Kişinin düşünceleriyle tam anlamıyla karşıt bir görüş benimseme antipati düşüncesinin temelini oluşturmaktadır.

Psikiyatri alanının yakından ilgi duyduğu antipati, insanların sosyal yaşamlarını derinden etkileyen ve daha sonraki süreçlerde ciddi ruhsal sorunlara sebebiyet verecek bir sürecin başlaması kaçınılmaz bir sonuçtur. Bu kişi sürekli yaşamı boyunca karşısındaki kişiyi anlamak yerine sürekli ona karşı karşıt fikir oluşturma girişimine giren kişi antipatik tutumuyla sürekli muhalefet olmaya yönelik bir davranış sergiler ve bunun sonucu olarak toplumdaki insanlar bu şekildeki tutumlarından ötürü birbirlerinden uzaklaşırlar. Dolayısıyla insanlar arasındaki ilişkiler zayıflar ve kavga etmek, insanlar arasındaki iletişim haline gelir.
" } ] }