{ "title": "Çılgınlık", "image": "https://www.psiko.gen.tr/images/vilginlik.jpg", "date": "21.01.2024 12:33:25", "author": "Kadem Atay", "article": [ { "article": "Çılgınlık, Çılgınlık, insanın içinin içine sığmadığı zamanlar, aniden içgüdüsel olarak meydana gelen bir istek gibiymiş gibi görünmekle birlikte, bazen de kişinin çok mutlu olduğu bir durum karşısında farklı davranışlar gösterebilme halidir. Kimi çılgınlıkların sonu hüsran ile bilme ihtimali olabilmektedir. (Örneğin hızlı araba kullanarak kazalara yol açmalar veya rast gele etrafa ateş ederek başka insanların hayatını tehlikeye atmak gibi) Ama kimi çılgınlıklar insana mutluluk verebilmektedir. (Örneğin, bir gemiyi sadece sevgilisine kiralayıp, denizin ortasında, ona evlilik teklif etme gibi.)

Günümüzde günlük koşuşturmalar, hayat telaşı, iş, güç, derken, bir sürü olumsuzluklarla karşılaşabiliyoruz. Bu durumda insanların aklına birtakım çılgınlıklar yapmak geliyor. Bu çılgınlıkları yaparken, birincisi kendimizi psikolojik olarak rahatlatmış oluyoruz, ikincisi birtakım farklı çılgınlıklar yaparak kendimizi bir anda olsa geçek hayatın zorluklarından uzaklaştırmış gibi oluyoruz.

İlle de çılgınlık yapılması gerekiyorsa, bence içerisinde sevgileri, dostlukları barındıran ve kişileri mutlu edebilecek çılgınlıklar zaman zaman yapmamızda yarar vardır diye düşünüyorum. Karşı tarafı üzmeyecek kırmayacak çılgınlıklar, en ideal çılgınlıklardır. 'Ne mutlu çılgınlar gibi seve bilene' demekten kendimi alamıyorum. Çünkü en büyük çılgınlık bu olsa gerek.

Ayrıca çılgınlık, bazen istenmeyen olumsuz olaylara da sebebiyet verebiliyor, sevgilisi tarafından terk edilen birinin kendini yakması veya çılgınlık uğruna kişilerin çok tehlikeli bir uçuruma tırmanmaya çalışması gibi. Ama bunların yanında daha az tehlikeli olan çılgınlık çeşitleri de vardır. Lunaparklardaki oyun makineleri veya paraşütle uçmak gibi. Yine de her zaman için normal çılgınlıklar yapmak en idealidir.
" } ] }