{ "title": "Kendi Kendine Konuşma", "image": "https://www.psiko.gen.tr/images/kendi-kendine-konuşma.jpg", "date": "20.01.2024 00:39:06", "author": "Murat aydogan", "article": [ { "article": "Kendi kendine konuşma, günümüz toplumumuzda direk olarak bir hastalık olarak görülmektedir. İnsanlar böyle bir insanı gördükleri zaman bu kişiye deli gözüyle bakarlar. Aslında her kendi kendine konuşan kişi hasta değildir. İnsanlarda bu rahatsızlığın meydana gelmesine neden olan birçok etken vardır. Kimi zaman kişinin çalışma hayatında karşılaştığı sıkıntılar, kimi zaman insanların eğitim hayatında karşılaştığı zorluklarla kişilerde bu problem ortaya çıkmaktadır. Bu aslında bir rahatlama hareketidir. İnsanlar gün içerisinde yaşadıkları olaylardan ve problemlerden dolayı gün sonlarına ya da hafta sonlarına son derece dolu girerler. Kendi kendine konuşan insanlar ise yaşadıkları tüm olayları tekrar kendi kendine konuşarak ele alırlar ve psikolojik olarak kendilerini rahatlatırlar. Yapılan bu hareket ise oldukça olumlu gelişmelere neden olmaktadır. Yapılan bazı araştırmalara göre kendi kendine konuşma eyleminin insanlarda düşünme ve algılama eylemlerini arttırdığı ortaya çıkarılmıştır. Bu nedenle kendi kedine konuşan insanlar için diğer insanlara göre çok daha fazla düşündüklerini ve aynı zamanda algılama kapasitelerinin daha fazla olduğunu söylersek yanlış olmayacaktır. Kendi kendine konuşma eylemi, daha çok kişilerin aradıkları eşyayı bulamadıkları zamanlarda gerçekleştirilmektedir. Zaten günlük hayatta kendimize bakacak olursak bizlerde eşyalarımızı kaybettikten sonra kendi kendimize mırıldanarak aramaya koyuluruz.

Çocuklarda kendi kendine konuşma halleri, çocuğun olumlu bir şekilde etkilenmesine neden olmaktadır. Çocuklar kendi kendine konuştukça çocuğun kişiliği ve sürekli olarak yaptığı hareketler olumlu olarak değişir. Bu nedenle çocuklarda yadırganacak ve tedirginliğe düşürecek bir durum değildir.

Kendi kendine konuşan insanlarda iki farklı şekilde incelenmektedir. Bunlar

Hastalık olarak kabul edilen kendi kendine konuşma: Eğer kişi herhangi bir psikolojik rahatsızlıktan dolayı kendi kendine konuşma sorunu yaşıyorsa bu problem tedavi edilmesi gereken bir durumdur. Bir hastalık olarak kişide bu soruna neden olan hastalık psikoz adı verilen akıl hastalığıdır. Bu hastalık nedeniyle konuşan insanlarda kişi genellikle kendisini farklı dünyalardaymış gibi düşünerek psikolojik olarak kendisine bir yaşam alanı kurar ve dış dünyadan tamamen kendisini soyutlar. Kişinin konuştukları aslında aklında kurduğu hayallerdir. Bu kişilerde sosyal yaşamın çok daha arttırılması, hastalığın ilerlemesini engelleyecektir. Kişinin konuşmalarında yer ve zamanın herhangi bir önemi bulunmaz. Psikoz olarak adlandırılan kendi kendine konuşma hastalığı kesinlikle tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır.

Hastalık olarak kabul edilmeyen kendi kendine konuşma: bu sorununun bir diğer şekli olan ve herhangi bir hastalığa bağlı olmadan meydana gelen kendi kendine konuşma eylemlerinde kişilerin stres durumlarının giderilmesi amacıyla yapılır. İnsanlar yaşamları boyunca bazı dönemlerde bunu sesli bir şekilde yaparak hayaller kurabilir. Günümüzde bu olaylara çok sık rastlanabilir. Kendi kendine konuşma eylemi genellikle aceleci olan ve hiperaktif bir kişiliğe sahip olan insanlarda görülen bir durumdur. Daha çok sosyal zekâsı yüksek olan insanlarda ve yalnızlığa tahammül edemeyen insanlarda kendi kendine konuşma görülür.

Tedavisi nasıldır?

Kendi kendine konuşan insanlarda öncelikle bu sorunun bir hastalık nedeniyle olup olmadığı araştırılmalıdır. Eğer kişide bu eylem bir hastalığa bağlı olarak meydana geliyorsa ilk olarak kişilerde ilaç tedavileri yapılır. İlaç tedavileriyle birlikte ayrıca psikodrama tekniği denilen tedavi uygulanır. Bu tedavide kişi bir sandalyeye oturtulur ve karşısına boş sandalye koyulur. Boş sandalyede annesinin olduğu varsayılır ve onunla karşılıklı konuşması gerektiği söylenir. Kişi kendisini de annesinin yerine koyarak konuşmalar yapar. Bu şekilde yavaş yavaş kendi kendine konuşma azaltılır ve ortadan kaldırılır.

" } ] }