{ "title": "Narsizm", "image": "https://www.psiko.gen.tr/images/narsizm.jpg", "date": "21.01.2024 07:33:52", "author": "Saadet Selen Yetişkin", "article": [ { "article": "
Narsizm, oldukça sık karşılaşılan bir kişilik bozukluğu durumudur. Kişilerde hem ruhsal problemlere hem de ilişkisel sorunlara sebep olmaktadır. Bu bozukluğu önemli kılan diğer husus ise kişinin kendisinin durumunu fark edememesidir. Kısacası narsizm kişiye ve çevresindekilere pek çok açıdan zarar vermesi gibi nedenlerden dolayı pek çok otorite tarafından ‘Çağın Vebası' olarak nitelendirilen bir rahatsızlıktır.

Narsizm, kendini diğer insanlardan üstün görmekle, diğerler insanları önemsememek/aşağılamak ve empati kuramamakla karakterize olmuş bir kişilik bozukluğudur. Narsizmin izleri çocukluk yıllarına dayanır ancak ergenlik dönemlerinde belirginleşmeye başlar. Yaygınlığına bakıldığında erkeklerin kadınlara göre daha yüksek oranda narsist kişilik oldukları gözlemlenmiştir. Özellikle bizim toplumumuzda erkeklere atfedilen güçlülüğün ve liderlik rolünün erkeklerde narsizmi beslediği sanılmaktadır.

Narsizmde çok temel bazı kişilik özellikleri belirginleşmektedir. İlk olarak, kişi kendisinin başkalarından çok daha önemli olduğu duygusu içinde yaşar. Her şeye hakkı olduğunu düşünür. Başkalarının isteklerini, beklentilerini ve koyulmuş kuralları yok sayar. Kendini beğenmiş ve küstahça tutumlar içindedir. Başarılarını, yaşam hikayelerini çok fazla abartmaya eğilim gösterirler. Çevresindeki diğer insanların yaptığı her şey ona göre kusurlu ve yetersizdir. Bu nedenle ilişki kurduğu kişileri çok yoğun düzeyde aşağılayıp eleştirirler. Öte yandan, Ona göre ‘en mükemmel olan' kendisi olduğu için karşısındakilerden de her zaman çok beğenilmeyi, övgüler almayı umarlar. Yargılanmaya ve eleştirilmeye karşı aşırı hassasiyet gösterir. Kendinin ayrıcalıklı olduğuna inandığı için beklediği tutumu göremezse muhatabını değersizleştirip aşağılamaya başlar. Kendini onaylayacak, takdir edecek başkalarını hayatına almaya başlar. Girdiği her ortamda en gözde olmak için çabalar, bunu elde edemezse ortamdan uzaklaşmaya başlar. Durumun özünde bu ‘süper güçlü' karakterin altında aşırı kırılgan, özsaygısı düşük, özgüveni eksik, kolay incinebilen bir yapı bulunur. Bu incinmeden kaçınmak için de takdir görmediği yeri değersizleştirip uzaklaşır. Buradaki temel sorun kırılganlık ve eleştiriye aşırı hassasiyettir.

Narsist İnsanların Maskeleri
Tüm kişilik bozukluklarının tedavisi uzun sürelidir. Bir Uzman desteğiyle sürdürülen, yoğun çaba sarf edilen uzun bir süreç ister. Tedavinin en büyük zorluğu ise kişinin bu bozukluğunu fark edememesi, hatta reddetmesi kaynaklıdır. Narsistler genelde depresyon, terk edilme, yalnızlık ya da çeşitli ilişki sorunlarıyla uzmanlara başvururlar. Ancak bu başvuruda bile sorunun kendi paylarına düşen kısmını, kendilerinden kaynaklanan taraflarını görmeyi reddederler. Bu yüzden öncelikli olarak kişinin bu farkındalığa ulaşması için çalışılır. Tabii bu noktada temel güçlük narsistin terapiye devam etmemesidir. Eğer danışan henüz uygun olmadan böyle bir yüzleştirme yapılırsa, terapisti değersizleştirip tedaviyi bırakması yüksek ihtimaldir. Bu engelin aşılmasının ardından uygun görülen terapi modeliyle süreç devam eder. Her ne kadar zor olduğunu anlatmış olsak da narsizm tedavisi olmayan bir kişilik bozukluğu değil. Önemli olan doğru desteği almaya hazır olmaktır.
" } ] }