{ "title": "Şizotipal Kişilik Bozukluğu", "image": "https://www.psiko.gen.tr/images/sizotipal-kisilik-bozuklugu.jpg", "date": "21.01.2024 05:37:56", "author": "Ahmet BOZBIYIK", "article": [ { "article": "Şizotipal Kişilik Bozukluğu, Dış çevrede meydana gelen olaylara hiçbir tepki göstermeyip tepkilerini kendi iç dünyalarında yaşayan, herkes tarafından sevilmediğini ve dışlanacağını düşünüp hiç kimseyle ilişki kuramayan, kendi aleminde yaşayan insanların yaşadığı bir kişilik bozukluğu olan şizotipal kişilik bozukluğu yaşayan kişiler günlük aktivite durumlarında fazla heyecanlı, kaygılı, kuşkulu ve alıngan tavır sergilerler. Şizotipal kişilik bozukluğu yaşayan kişiler bazı garip davranış ve ilginç düşünce yapılarıyla toplumda oldukça dikkat çekerler. Çevreden kendilerini soyutlamak istemezler fakat yine de insanlara karşı hep bir mesafe ile yaklaşırlar. Farklı düşünceleri, batıl inançları ve kendi içlerinde yarattıkları bazı kişilerden mesaj aldıklarını düşünür, duygu ve düşünceleri net olmayan garip davranışlar sergileyebilirler. Bu psikolojik sorunları yaşayan kişilerin davranışları çevresindeki insanlarla olan ilişkilerinin zedelenmesine ve bu nedenle kişinin kendini çevre tarafından dışlanmış hissetmesine sebep olur. Şizotipal kişilik bozukluğu olan kişilerin genellikle arkadaş sayısı oldukça azdır ve tanımadıkları ortamlarda oldukça gergin olurlar. Şizofren hastalığına da benzetilen şizotipal kişilik bozukluğu uzun yıllar sürebilen ve mutlaka tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır. Bu hastalığı yaşayan insanlar kendilerini oldukça yalnız ve terk edilmiş, arkadaşları tarafından dışlanmış olarak hissederler ve sürekli yaşamanın ne kadar anlamsız ve boş olduğunu düşünüp bu konu hakkında konuşmalar yaparlar. İnsanlara karşı sürekli kuşku ile yaklaşan bu kişiler büyü, cin ve uzaylı gibi farklı inançlara kapılıp tarikat gibi ortamlara katılmaktan zevk alırlar.

Şizotipal kişilik bozukluğu belirtileri nelerdir?
Şizotipal kişilik bozukluğu tedavisi nasıl yapılır?

Şizotipal kişilik bozukluğu olan hastalar genellikle hastalıklarının farkında olmazlar ve psikolog veya psikiyatriste gidip tedavi olmayı kabul etmezler. Bu hastalığı yaşayan kişiler çoğunlukla ailelerinin zoruyla terapiye gelmeye ikna olurlar. Terapilere gelip tedavi olduklarında insanlarla olan ilişkilerinin arttığını görüp terapilere daha da olumlu bakabilirler. Şizotipal kişilik bozukluğu yaşayan hastalar bilişsel psikoterapi ve doktorun önereceği ilaçlar ile tedavi edilebilir. Ancak kullanılan ilaçlar hastalığı tedavi etmek için değil de hastalığın yaratacağı depresyon durumu ve saldırganlık gibi etkenleri azaltmak için önerilir. Bu rahatsızlığı yaşayan kişilerde psikoterapi yöntemi tedavi için ilk seçenek olmalıdır. Hastalığın durumuna göre sürecek olan psikoterapi seanslarında hastayı gerçek dışı olan batıl inançlarından ve farkında olmayarak sergilediği yanlış davranışlardan gerçek olan birtakım alternatifler sunarak hastanın düşüncelerinin değişmesine yardımcı olunur. Hatta hastanın yaptıkları davranışların kameraya çekerek hastaya gösterilmesi oldukça etkili bir yöntemdir. Terapilerde hastaya konuşma yeteneklerini geliştirmek için bazı yöntemler de gösterilebilir. Hastalığı oldukça ilerlemiş kişilerin ise tedavisinin daha rahat yapılabilmesi için hastaneye yatırılması gerekli olabilir.

" } ] }