{ "title": "Travma", "image": "https://www.psiko.gen.tr/images/travma.jpg", "date": "20.01.2024 05:21:59", "author": "ümit kadak", "article": [ { "article": "Travma, Normal homeostatik mekanizmaların kaybına, doğal olarak işleyen vücudun gereksinimlerin artmasına ve anormalleşmesine neden olan vücuttaki organların işlevsel yapısının bozulması (Multisistem) rahatsızlığıdır. Günlük yaşantımızda sık kullanılan kelimeler arasına girmeye başlarken, sadece zorlanma (Stres) düzeyini arttıran olaylara verilen ad olarak da kullanılmakta. Buna karşın sıradan günlük yaşantımızı bozan, ani ve beklenmedik bir biçimde gelişen, kaygı, panik ve dehşet yaratan, kişinin gelişen olayları anlamlandırma algısını bozan olaylar, travmatik yaşantılar olarak tanımlanmaktadır. Yaşanmış bir trafik kazası, bir doğal afet (Sel, deprem gibi), daha zorlayıcı bir yaşantı, taciz, uzun bir evlilikte ilk tokatta travmaya örnek oluşturabilmektedir. Verilere göre kırk yaşın altındaki erkeklerde birinci ölüm sebebi zedelenmelerdir. Yaklaşık olarak her ülkede hastaneye yatan hastaların %15'inin yaralanmış kişiler olduğu çıkan sonuçlar arasındadır.

Ortaya Çıkış Nedenleri; Birey gerçek bir tehditle karşılaştığını algılamış, fiziken zarara maruz kalmış ya da tanık olmuş, bu esnada da aşırı derecede korku, dehşet ve çaresizlik duymuşsa, bu durum birey için travmatik bir yaşanım olarak tanımlanır. Diğer bir söylemle bir olayda, yaşama, sevdiklerinize, vücudun bütünlüğüne, inanç sistemlerine karşı tehdit algılama söz konusu ise bu olay birey için travmatik bir yaşantıdır. Bu tür vakıalarda bireyler genellikle gücü kötüye kullanma, duyulan güvene ihanet etme, çaresizlik, acı, tuzağa düşme veya kayıp söz konusu olabilmektedir.

Bu oldukça geniş tanım, içeriğinde hem tek seferlik olaylar (Ameliyatlar, doğal afetler, suçlar, ölümler gibi) hem de tekrarlayan ve sürgit olaylar (Şiddet içeren ilişkiler, savaşlar, çocuk istismarı ve ihmalleri gibi) bulundurmaktadır. Travma son yıllarda uzmanlar tarafından, olayların kendisinden ziyade bireyde bıraktığı etki üzerinden yaklaşılmaktadır. Trafik kazası geçirmiş iki kişiden biri, bu kazada fiziksel bütünlüğüne bir tehdit algılamamış ise bu olaya birey için travmatik olmamakta iken, aynı kazayı yaşamış ikinci kişi, bu vakayı hayatını tehdit eden bir felaket olarak algılamış ise kaza bu birey için travmatik bir olay niteliği kazanmış olmaktadır. Psikolojik travma yaşayan kişinin algısı ve değerlendirmesi doğrultusunda tanımlanmış olur.

Travmalar iki sınıfta değerlendirilmektedir.

Künt Travmalar; Künt travma doku ezilmeleri, kırıklar, kırık uçlara bağlı çevre doku yaralanmaları olabildiği gibi hareketli organların öne doğru ani hareketi ve zorlaması kopma ve yırtılmalara neden olabilir. Otomobil kazalarında olan künt göğüs travmalarından en sık görülen yelken göğüstür (Direksiyon yaralanması). Emniyet kemeri motorlu araç kazalarında ölümü (Mortalite) önemli oranda azaltmakta ise de omur da (Vertebralarda) makaslama mekanizması ile kırıklara ve mezentirik zorlama ve yırtılmalara sebep olduğu bilinmektedir. Künt travma karın üzerinde doğrudan geldiği zaman bu şiddetli enerji içi organlarda yüklenerek ani ezilmeye sebep olur. Sıklıkla da dalak ve karaciğer kapsülleri yırtılır ya da parçalanır.

Delici Yara Travmaları; Ateşli silah ile yaralanmalarda oluşacak tahribat dokuda meydana gelen kinetik enerji ile doğru orantılıdır. Yüksek hızdaki merminin patlayıcı gücü bölgede yumuşak doku ve damarlarda büyük hasar vermekle kalmayıp, açtıkları boşluklara giysi, kirli cisimler ve çevre atıkları da doku derinliklerine çeker. Böylece büyük bir bulaşma riski de oluşturur. Bunu tersine düşük hızdaki mermiler, daha az doku yaralanmasına ve bulaşmasına neden olur.
" } ] }