Kişi çok az uyusa bile yorgunluk belirtisi göstermez. Tam tersine enerji tavan yapmış durumda olur. Yüksek sesle konuşurlar. Onları susturmak biraz imkânsızdır. Bir anda çok fazla şey düşünürler ya da düşünceleri çok çabuk değiştiğinden odaklanma problemi yaşayabilirler. Dikkati kolay dağılır ve bu yüzden birçok düşüncesini çabucak unutabilir. Bu süreçte son sürat araba sürmek veya riskli sporlar yapmak isterler.
Bu belirtiler yaşanırken kişini iş güç yapabilmesi veya sosyal hayatının sürdürebilmesi zorlaşır. Çevresindeki insanlar hastada bir gariplik sezebilir.
Fakat bu değişim mâni hastalığındaki gibi şiddetli bir şekilde değildir. Yani hastayı hayattan tamamen soyutlayıp hastaneye yatırmaya gerek yoktur. Mani hastalığındaki garip sesler duyma veya hayal görme gibi gerçek hayat ile bağlantısını kaybetmez. Depresyona giren hastaların kullandığı antidepresanlardan dolayı da bu belirtileri yaşayabilir. Hatta
Hipomani teşhisi konulabilir. Bu yüzden kullandığınız ilacı doktor eşliğinde bırakmalısınız. Bu hastalıkta da hastaneye yatırılan hastalar vardır. Onlarda bu belirtiler çok hızlı ve şiddetli ilerlemiştir. Tedavisi genellikle doktor ile yani psikiyatrik muayene ile gerçekleşir. Bu hastalığın ortaya çıkmasındaki altta yatan nedenler araştırılır.