Stres İnkontinans Nedir?
Stres inkontinans, karın içi basıncın arttığı öksürme, hapşırma, gülme, ağır kaldırma veya egzersiz yapma gibi durumlarda istemsiz idrar kaçırma durumudur. Bu durum, genellikle pelvik taban kaslarının ve idrar kanalını (üretra) destekleyen dokuların zayıflamasından kaynaklanır. Kadınlarda daha sık görülmekle birlikte, erkeklerde de özellikle prostat ameliyatları sonrasında ortaya çıkabilir.
Stres İnkontinans Tedavi Yöntemleri
Stres inkontinans tedavisi, durumun şiddetine, hastanın genel sağlık durumuna ve yaşam tarzına göre değişiklik gösterir. Etkili tedavi yöntemleri şunlardır:
- Yaşam Tarzı Değişiklikleri ve Konservatif Tedaviler
- İlaç Tedavisi
- Minimal İnvaziv ve Cerrahi Tedaviler
1. Yaşam Tarzı Değişiklikleri ve Konservatif Tedaviler
Bu yöntemler, genellikle hafif ve orta şiddetteki stres inkontinans için ilk tedavi seçeneğidir ve cerrahi olmayan yaklaşımları içerir.
- Pelvik Taban Kas Egzersizleri (Kegel Egzersizleri): Pelvik taban kaslarını güçlendirmeyi amaçlayan bu egzersizler, tedavinin temel taşıdır. Düzenli ve doğru şekilde yapıldığında kas kontrolü ve sfinkter fonksiyonunda belirgin iyileşme sağlar. Bir fizyoterapist eşliğinde öğrenilmesi önerilir.
- Mesane Eğitimi: İdrar yapma sıklığını düzenlemek ve mesane kapasitesini artırmak için planlı tuvalete gitme programları uygulanır. Bu, mesanenin kontrolünü yeniden kazanmaya yardımcı olur.
- Kilo Kontrolü: Fazla kilo, karın içi basıncı artırarak pelvik tabana ek yük bindirir. Sağlıklı bir kiloya ulaşmak ve bunu korumak, semptomları önemli ölçüde azaltabilir.
- Sigaranın Bırakılması: Kronik öksürüğe neden olan sigara, stres inkontinans semptomlarını şiddetlendirebilir. Sigarayı bırakmak faydalıdır.
- Ağır Kaldırmaktan Kaçınma: Karın basıncını ani olarak yükselten aktivitelerden kaçınmak önemlidir.
- Vajinal Konlar (Ağırlıklar): Vajina içine yerleştirilen ve pelvik kaslarını çalıştırmak için kullanılan küçük ağırlıklardır. Kegel egzersizlerini destekler.
- Biofeedback: Pelvik kaslarının doğru şekilde kasılıp kasılmadığını öğrenmeye yardımcı olan bir yöntemdir. Elektrotlar veya problar ile kas aktivitesi monitör edilir.
- Elektrik Stimülasyonu: Pelvik taban kaslarını pasif olarak uyarmak ve güçlendirmek için düşük voltajlı elektrik akımları kullanılır.
2. İlaç Tedavisi
Stres inkontinans için spesifik bir ilaç bulunmamakla birlikte, bazı durumlarda doktorunuz önerebilir:
- Duloksetin: Bu ilaç, aslında bir antidepresan olmasına rağmen, üretral sfinkter kas tonusunu artırarak stres inkontinans semptomlarını hafifletebilir. Yan etkileri nedeniyle genellikle ilk seçenek değildir.
3. Minimal İnvaziv ve Cerrahi Tedaviler
Konservatif yöntemlerle sonuç alınamayan orta ve şiddetli vakalarda veya anatomik bir bozukluk söz konusu olduğunda bu seçenekler değerlendirilir.
- Üretral Enjeksiyonlar (Bülking Ajanlar): Üretra çevresine kolajen, yağ veya sentetik malzemeler enjekte edilerek kanalın daraltılması ve sızdırmazlığın artırılması sağlanır. Etkisi geçici olabilir ve tekrarlanması gerekebilir.
- Retropubik Askı Ameliyatları: Altın standart olarak kabul edilen cerrahi yöntemdir. Vajina duvarının altından geçirilen sentetik bir bant (meş) veya hastanın kendi dokusu, üretrayı destekleyerek idrar kaçırmayı önler. TOT (Transobturator Tape) ve TVT (Tension-Free Vaginal Tape) bu grubun en yaygın tipleridir.
- Pubovajinal Askı Ameliyatı: Hastanın kendi karın kası fasiası gibi dokuları kullanılarak üretra için bir askı oluşturulur. Sentetik malzeme kullanılmadığı için bazı avantajları vardır.
- Yapay Üretral Sfinkter: Özellikle erkek hastalarda, prostat ameliyatı sonrası gelişen şiddetli stres inkontinans için kullanılır. İdrar yapma kontrolünü sağlayan mekanik bir cihaz yerleştirilir.
- Lazer Tedavileri: Vajinal dokuyu sıkılaştırmak ve üretral desteği güçlendirmek için lazer enerjisi kullanılır. Daha çok erken dönem ve hafif vakalar için uygundur.
Hangi Yöntem Sizin İçin Uygun?
En etkili tedavi yöntemi kişiye özeldir. Hafif semptomları olan bir hasta için yaşam tarzı değişiklikleri ve Kegel egzersizleri yeterli olabilirken, şiddetli vakalar için cerrahi müdahale gerekli olabilir. Doğru teşhis ve tedavi planı için bir üroloji veya kadın hastalıkları ve doğum (ürojinekoloji) uzmanına başvurmanız esastır. Doktorunuz, sizin durumunuza en uygun ve en etkili tedavi seçeneğini belirlemek için kapsamlı bir değerlendirme yapacaktır.
|