Bebeklerde uykusuzluk, ebeveynlerin
bebekleri ile ilgili olarak yaşadığı sorunların en başında gelir. Uyku konusunda biyolojik yatkınlık
önemli bir faktördür. Bazı bebekler doğuştan itibaren uykuya yatkın, bazıları
ise değildir. Fakat uykucu olmayan bebeklerin bile, yeterli sabır ve
kararlılıkla doğru uyku alışkanlıkları edinmesi sağlanabilir. Bebeklerin de
yetişkinler gibi geceleri sıklıkla uykuları bölünür. Bu durum, normal uyku
döngüsünün bir parçasıdır. Problem bebeğin uyanması değil, uyanmalardan
sonra kendi kendilerine uykuya dalamıyor olmasıdır.
Bebeklerde uykusuzluk sorununun
en çok rastlanan on nedenine göz gezdirelim,
Açlık: Açlık,
uyku ile bağlantılı bir konudur. Karnı aç olan bebekler genellikle uyuyamaz.
Fakat birçok ebeveyn bu mantıktan yola çıkarak bebeklerin bütün gece
uyanmalarını açlığa bağlar ve sorun yanlış tespit edildiği için çözüm sağlanamaz.
Çocuğunuza doğru uyku alışkanlıkları kazandırmak istiyorsanız, gece boyunca
hangi uyanmaların açlıktan ve hangilerinin alışkanlıktan kaynaklandığını
anlamaya çalışarak, alışkanlık uyanmalarını zamanla ortadan kaldırma konusunda
başarılı olabilirsiniz
Islak Bez: Bebekler gece uykusu boyunca birçok kez altlarını
ıslatırlar ve çoğunlukla rahatsız olup ağlarlar. Gece uykusunda bebeğinizin
altını değiştirirken ışığı fazla açmamaya, konuşmamaya dikkat etmelisiniz ve işiniz biter
bitmez uykusuna kaldığı yerden devam edebilmesi için bebeğinizi yatağına geri koymalısınız.
Alışkanlıklar: Yanlış olan uyku alışkanlıkları, bebeklerde
uykusuzluk sorununun en önemli ve çözümü diğerlerine göre daha
zor olan sebeplerinden biridir. Bebekler tekrar etme yoluyla öğrenmektedirler.
Bebeğinizi bu zamana kadar emzirerek, sallayarak, arabasında gezdirerek vs.
uyuttuysanız, bebeğiniz uykuyu bu hareketlerde bağdaştırmıştır ve gece uyandığı
zaman yeniden uykuya dalabilmek için bunların yapılmasını bekleyebilir. Bu
konuda da haklıdır, çünkü bunlar olmadan nasıl uykuya dalabileceğini henüz bilemez. Yorgunluktan, bıkkınlıktan dolayı hepimizin başvurduğu bu yanlış
uyutma teknikleri, defalarca tekrarlandığı zaman, bize çok daha büyük bir
problem olarak geri döner. Zorlu ilk ayları atlattıktan sonra amacınız uyutmak değil, ona nasıl uykuya dalınacağını
öğretmek olmalıdır.
Gündüz Uykularının Süresi: Bebeğinizin gündüz uykusunun iyi olması
gece uykularını da olumlu etkiler. Tabii tersi de geçerli olabilir. Gereğinden
kısa süren gündüz uykuları bebeğinizin gün içinde aşırı yorgun düşmesine sebep
olabilir. Gündüz uykularının rutininden uzun sürmesi ise bebeğinizin gece
uykusundan çalmasına ve zor uyumasına ya da sabah rutininden erken uyanmasına neden
olabilir.
Bebekle aynı odada uyuma: Genellikle gece emzirmelerinin sık olduğu
ilk aylarda bebeğinizin sizinle aynı odada yatması faydalıdır. İlk ayları
atlattıktan sonra bebeğinizin kendi odasında uyumasını planladıysanız, 3 aylık
olduğunda artık bu geçişi sağlayabilirsiniz.
Bebeğinizin
Fiziksel Gelişimi: Bebekler
ilk bir yıl içinde fiziksel anlamda çok hızlı bir şekilde gelişim göstererek
büyürler. Dönmek, oturmak, emeklemek, ayakta durmak veya yürümek gibi
becerileri edindikleri dönemlerde,
geceleri de bu yeni becerilerini pratik yapmak isterler. Ama
aynı zamanda uykuları da olduğu için huzursuzlaşabilirler. Bu gibi hızlı gelişim
dönemlerinde, harcadıkları enerji miktarı arttığı için daha çok acıkırlar ve kesintisiz uyuyan bebekler bile geceleri
acıkarak ve ağlayarak uyanabilirler. bu süreçte de bebeklerde uykusuzluk sorunu ile karşılaşılabilir.
Erken Müdahale
Etmek: Bebekler
sakince uyumazlar. Uyurken gülümserler, iç geçirirler, homurdanırlar, diş
gıcırdatırlar, inlerler. Her ses duyduğunuzda bebeğinizin odasına girip
müdahale ederseniz, zaten uyuyan veya bıraksanız kendi kendine yeniden uyuyacak
olan bebeği uyandırma riski oluşturursunuz. Bebeğiniz gerçekten ağlıyorsa tabii
ki yanına gidip ilgilenmelisiniz.
Diş Çıkartmak: Geceleri
kesintisiz uyuyabilen bebeklerin bile dış çıkartma döneminde gece boyu
defalarca uykuları bölünebilir. Diş çıkartma sıkıntıları genellikle üç gün
kadar devam eder. Sonrasında bebeğiniz doğal olarak eski uyku düzenine
dönebilir.
Katı Gıdaya Geçiş: Bebeğinizin katı gıdaya geçirildiği ilk dönemlerde sindirim sistemi
katı yiyeceklere alışkın olmadığı için farklı tepkiler verebilir ve gece gaz
sorunu ile uyanmasına sebep olabilir. Bebeğinizi ilk defa tanıştıracağınız yiyecekleri sabah saatlerinde verdiğiniz taktirde, herhangi bir gaz sorunu
ortaya çıksa bile gece uykuları rahat geçecektir.
Rutin Dışı
Günler: Annenin
işe başlaması, yeni bir bakıcı, yoğun hafta sonu aktiviteleri, kalabalık
misafirler gibi birçok durum bebeğinizi ruhsal ve fiziksel olarak
etkileyebilir, kesintisiz uyuyan bebeklerde bile gece uyanmalarına sebep
olabilir. Bu tür durumlarda en kısa zamanda günlük rutinlere yeniden dönüş sağlanırsa,
gece uyanmaları alışkanlık halini almadan sona erer.
Son Güncelleme : 28.02.2021 09:09:23
Kaynakça / İçeriği Geliştiren Uzmanlar
Uzm. Saadet Selen Yetişkin - 28.02.2021 09:09:23
Bebeklerde Uykusuzluk ile ilgili bu madde bir taslaktır. Madde içeriğini geliştirerek Herkese açık dizin kaynağımıza katkıda bulunabilirsiniz.
1 Yorum Yapılmış "Bebeklerde Uykusuzluk"
Bebeğimin uykuları çok düzensiz sürekli gaz problemi yaşıyoruz uykusuzluk sebebi benim yediklerimden olabilir mi? Yani yediklerim bebek için gaz yapıcı olup bebeği uykusuz mu bırakıyor? Şimşek . 04.09.2018 19:08:30
CEVAP YAZ
Pedofoli
Pedofoli, Son zamanlarda oldukça sık duyduğumuz yetişkin bir bireyin çocuklara yönelik cinsel arzu halk dilinde sübyancılık ve sapıklık demektir. Sorunlu bir çocukluk yaşayan ve özgüveni düşük kişilerde daha sık görülür psikoseksüel bir hastalıktır. ...
Ayak Fetişizm
Ayak fetişizm, Fetiş kutsal sayılan ya da şans getirdiğine inanılan varlık anlamına gelmektedir. Bu kimi zaman nesne ya da aksesuar olarak kullanılırken; kimi zaman bedenin herhangi bir bölümünde bulunur. Ayrıca ilgi alanına giren şey bazen elbise ba...
Hipopituitarizm
Hipopituitarizm hastalığı, insanlarda hipofiz bezlerinde meydana gelen problemler nedeniyle oluşan bir hastalıktır. Aslında bu hastalığa direk olarak hipofiz bezi yetmezliği diyebiliriz. Sağlıklı insanlarda hipofiz bezleri, vücutta kullanılan hormonl...
Ani Sinirlenme
Ani Sinirlenme, Ani sinirlenme insanın elinde olmayan
sebepsiz yere olan bir durumdur. Bir anda gelişen ani sinirle vücuttaki
adrenalin yükselir ve bu durum hastanın o anki halinin stresli olduğunu
gösterir. Kişinin aniden nabız artışlarında hızla...
Halüsinasyon
Halüsinasyon, diğer bir adıyla varsanı, gerçek hayatta var olmayan ancak kişilerin duyu organlarının herhangi biriyle algıladığını zannettiği durumların adıdır ve halüsinasyonlara genellikle sinirsel ya da ruhsal hastalıkları olan kişilerde rastlanır...
Transseksüel
Transseksüel, kendini karşı cinse ait hissetme, karşı cinse benzeme eğilimi taşıyan kişilere transseksüel denir. Hem erkek hem de kadınlar için geçerli olan transseksüellik, daha çok ruhsal eğilimler için belirleyicidir. Kişi davranışlarından çok iç ...
Kendi Kendine Konuşma
Kendi kendine konuşma, günümüz toplumumuzda direk olarak bir hastalık olarak görülmektedir. İnsanlar böyle bir insanı gördükleri zaman bu kişiye deli gözüyle bakarlar. Aslında her kendi kendine konuşan kişi hasta değildir. İnsanlarda bu rahatsızlığın...
İntihar
İntihar,
insanın kendi özbenliği içinde, üstbenlik ile çatışması sonucunda oluşan
kaygının eyleme dönüşmesidir. Eski çağlardan beri kendine zarar veren insanlar
var olmasına rağmen, intihar sözcüğü 18. yüzyıldan sonra kullanılmaya
başlanmıştır. K...
Kendine Zarar Verme
Kendine Zarar
Verme, İnsanların kendilerine zarar verme eylemleri
demek kendi bedenlerine ciddi hasarlar vererek ve vücudunun belirli yerlerine
zarar vererek yaralaması durumu olarak tanımlanır. Özellikle çocuklarda
girdikleri yeni ortamda uyum p...
Psikotik Depresyon
Psikotik depresyon özellikli bunalım, psikolojik bir rahatsızlıktır. Rahatsızlığın ilerleyen safhalarında depresif tabloda psikotik özellikler de görülebilir. Bu psikolojik belirtiler sanrı (hezeyan) ve varsanı (halisinasyon) lardır. Bu psikotik beli...
Akut Şizofreni
Akut Şizofreni, Şizofreni Türkçeye Yunanca olarak şizo (schizein) ve akıl anlamına gelen frenos (phren) kelimesinden gelir. Ayrık veya bölünmüş anlamına da gelmektedir. Bu rahatsızlıkta hastanın ayna anda iki farklı gerçeklilik içerisinde yaşıyor olm...
Fetişizm
Fetişizm, Kişinin normal insanlara göre cinsellik duygusu uyandırmayan birtakım nesnelere ilgi duyması ve bu ilgiyi saplantı haline getirmesi olarak tanımlanan ve bir davranış bozukluğu olan fetişizmin, genellikle erkeklerde olduğu bilinmektedir. Fet...
Pedofoli
Ayak Fetişizm
Hipopituitarizm
Ani Sinirlenme
Halüsinasyon
Transseksüel
Kendi Kendine Konuşma
İntihar
Kendine Zarar Verme
Psikotik Depresyon
Akut Şizofreni
Fetişizm
Delüzyonel Bozukluk
Konsantrasyon Bozukluğu
Megalomani
30 Yaş Sendromu
Yalnızlık
Bipolar Bozukluk Testi
A Tipi Otizm
Ajitasyon
Stres Anında Vücuttaki Değişiklikler
Sinir Ucu İltihabı
Çocuklarda Panik Atak
Dürtüsellik
Sadist
Asosyal
Cinsel Kimlik Bozukluğu
Somatizasyon Bozukluğu
Şizofreni Testi
Aşırı Heyecan
Popüler İçerik
Delüzyonel Bozukluk
Delüzyonel Bozukluk, Kişide değiştirilemeyen kalıcı bazı düşünce ve davranışların yanlış olduğunun kesin bilinmesine karşılık düşüncelerinin doğru old...
Konsantrasyon Bozukluğu
Konsantrasyon bozukluğu: Yaşadığımız toplumda neredeyse % 30'unda konsantrasyon bozukluğu bulunmaktadır. Özellikle çocuklar ve gençlerde daha çok görü...
Megalomani
Megalomani, Sosyal psikolojinin alt dallarından olan megalomani insanın kendisini olduğundan fazla ve büyük görmek, eşdeğer insanlardan üstün görmenin...
30 Yaş Sendromu
30 yaş sendromu, adından da anlayabileceğimiz gibi insanlarda 30'lu yaşlarda ve hatta bazı insanlarda 28 yaşında bile görülebilen bir sorundur. 30 yaş...
Yalnızlık
Yalnızlık, Yalnızlık nadiren ya da kimi zaman insanın kendisini bir çok etkinlikten koparmasıdır. Bir köşeye çekilme, diğer insanlardan uzaklaşma, işi...
Bipolar Bozukluk Testi
Bipolar bozukluk testi, bipolar bozukluk tanısı koyabilecek herhangi bir psikolojik test, film çekimi, laboratuvar testi gibi tetkikler bulunmamaktadı...
A Tipi Otizm
A
Tipi Otizm, A Tipi Otizm yani atipik otizm, yaygın
gelişimsel bozukluktur ve çocuk hakkında belirli bir teşhis konulamaması, ancak
çocuğun birden...
Sitede yer alan haber ve içeriklerin tüm hakları saklıdır ve buradaki bilgiler sadece bilgilendirme amaçlı olup, kullanımına, uygulanmasına, satın alınmasına, delil gösterilmesine veya tavsiye edilmesine aracılık etmez. Sitemizdeki bilgiler, hiç bir zaman kesin bilgi kaynağı olmayıp, kullanıcılar tarafından eklenmiştir veya yorumlanmıştır. Buradaki bilgiler sitemizin asıl görüşlerini içermeyebileceği gibi hiçbir taahhüt ve tavsiye yerine de geçmez.
Mayıs - 2022